ŞİLE AĞVA ÇENGİLLİ VE KÖYLERİ - SILE BEZI


Ninelerimizin, annelerimizin yıllar yılı uzun uğraşlardan sonra el tezgahlarında ürettikleri Şile bezi, çoğu ailenin geçim kaynağı olmuştur. Tarihin altın sayfalarına Şile adını altın harflerle yazdıran Şile bezi, günümüzde varlığını zor şartlarda fabrikalarda dokunarak sürdürmeye çalışıyor. Şile bezi dokuyan el tezgahları bir bir ortadan kaybolmuştur. Yakın tarihimizde Şile'nin Bozgaca köyüne kurulan dokuma fabrikası yine ekonomik nedenden varlığını sürdürememiştir. Eski Şile evleri birbirinden güzel ahşaptan imal edilirken, giriş katları toprak zeminli çeşitli kullanımlar için boş bırakılırdı. Yaz aylarında alt katlar serin olduğu için kına geceleri, düğün eğlenceleri tertiplendiği gibi, Şile bezi dokuyan el tezgahlarının faaliyet gösterdikleri mekanlar olmuştur. 
          1955 yılında yıkılan Nalban Şaziye hanımın 2 katlı ahşap evinin toprak zemininde aynı anda çalışabilen Tahçı Rükke teyze, Nalbant Emine teyze, Kalpakçı Ayşe teyzelerin Şile bezi el tezgahları çalışmaları sürdürebiliyordu. Dostluğun, komşuluğun en iyi örneklerini yıllar yılı aynı çatı altında, toprak zeminde bez dokuyarak göstermişlerdir. 150 yılı aşkın süredir insanların geçim kaynağı olan Şile bezinin fabrikasyon üretilmesi bile, biz Şile'lilere, Şile'ye gönül verenlere mutluluk veriyor. Şile bezi ile nice uzun içice yaşamlara.  
              
Bilindiği gibi Şile bezinin özü pamuklu ipliktir. Yıllar önce PAPAZ'lı, İngiliz diye iki çeşit pamuk ipi ham olarak çeşitli yollardan, bez dokuyan insanların hizmetine sunuluyordu. Dört köşe paketler halinde satılan pamuk iplikleri 36, 40, 48 burumlu idi. Bir burumdan 5 kelep iplik çıkıyordu. PAPAZLI, İNGİLİZ marka pamuk ipinin bez haline gelmesi için, değişik işlemlerden geçiyordu. Paketlerden burumlar alınır, Kelepler ayrılır, iki elin yardımıyla Kelepler açılır, bir kazanda kaynayan undan yapılan çorba kıvamında çiriş ismi verilen sıvıya daldırılır. Kaynayan çiriş içinde Kelepler iyice karıştırılır, çiriş soğumaya alınır, ılık hale gelince Kelepler çiriş içinden çıkarılır, iki el yardımıyla çırpılır daha önce hazırlanan pamuk sırıklarına asılırdı. Kuruyan Kelepler toplanır, ELEMNE denilen tahta çıtadan imal döner bir sehpaya takılır. Kelepten pamuk ipi ucu bulunur, ÇIKRIK'taki kaleme (Baldırandan, Kamıştan) tutturulur, çıkrık kolu elle çevrilerek kalemlere pamuk ipi sarılırdı. Bu kalemlerden 40 adeti çözgüye takılarak kalemler çözülür. Zincir veya yumak halinde toplanan ipler, dokuma tezgahındaki ip uçlarına tek tek eklenip, Tarak, Mekik, Kücü, Tefe, Ayaklık, Kamçı'dan oluşan tezgahta 40 cm eninde 20 metre boyunda bez haline getirilir. Kireç kaymağı, karbonat bir leğene konulur içine deniz suyu doldurulur, bezler su içinde beyazlatmaya bırakılır. Beyazlanan Şile bezi denizde birkaç kez çırpılıp kum üstünde;veya kaya üstünde güneşte kurutmaya bırakılır. Şile bezinden; gecelikler, sabahlıklar, bluzlar, bay ve bayan gömlekleri, masa örtüleri, çay takımları, sehpa örtüleri, namaz örtüleri, işlemeli salon perdeleri, mutfak önlükleri, keseler, lavanta torbaları yapılır, yerli ve yabancı müşterilerin beğenisine sunulur. 1960'lı yıllarda Fener mahallesinde kaldırımlara yöre insanı cumartesi ve pazar günleri gecelik sergisi açarak kendi elemekleri, göz nurlarını pazarlama imkanı bulurdu. 
            




Yine Fener mahallesinde aşmalı ahşap evlerin bahçelerine getirilen iplere asılan gecelikler müşterilerin beğenisine sunulurdu. O günlerde Şile bezi gecelik 12.5 liraydı. Şile bezine, Şile motifleri rengarenk floş ipliklerle işlenir. Şile evlerinde her yaştan bayan Şile işi işlemesini bilir ve tamamlanan işlere değişik örneklerle iğne oyası zevkle yapılırdı. Şile bezi dokuyan tezgahların bir bir kaybolduğunu üzülerek gördük, yaşadık. Herşeyin üreticisi insan olduğu için, belki ileriki yıllarda, Şile'de nostaljik de olsa bu tezgahların tekrar kurulup, üretime geçileceğini ümit ediyoruz. Mevlam şu anda bizlerle yaşayan büyüklerimizin daha nice uzun yıllara erişmeleri ve unutulmaya yüz tutmuş bu güzellikleri, tekrar ürettiklerini görme dileklerimizle. Bizleri büyüten, bizlere güzellikleri en iyi şekilde sunan annelerimize, teyzelerimize nice uzun, sıhhatli yaşamlar diler, ellerinden saygı ve hürmetle öperim. 

Bezin yapılışını tarif eden: Fatma Erge

 
şimdiye dek 24766 ziyaretçi burdaydı!
KADİR BAHARAT ŞİFA BAHÇESİ &SULTANBEYLİ 2007 Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol